SOLUKTA
Sözcük geçer bir solukta
Söz geçer
İnsan geçer bir solukta
Ben kalakalırım
Renk uçar bir solukta
Ses uçar
Çoşku uçar bir solukta
Ben kalakalırım
Mevsim döner bir solukta
Ay gün yıl döner
Yüz döner bir solukta
Ben kalakalırım
Çığlık diner bir solukta
Susuzluk diner
Özlem diner bir solukta
Ben kalakalırım
Düş söner bir solukta
Öpüş söner
Sevi söner bir solukta
Ben kalakalırım
Düşman siner bir solukta
Dost siner
Kavga siner bir solukta
Ben kalakalırım
Dağ yeşerir bir solukta
Dere tepe dal yeşerir
Barış gürler bir solukta
Ben yaşar yaşarım
ELLERİN
Senin ellerin bir uzun düş
Kesintisiz yüreğime doğar
Dört mevsime selam duran yürüyüş
Senin ellerin birer gezgin
Dolaşır durur bütün coğrafyamı
Bitimsiz tadlara ılık bir gülüş
Senin ellerin kocaman bir sözlük
Harf olur dökülür sevi ovasına
Sözcük tınısında ince süzülüş
Senin ellerin doyumsuz bir ülke
Vatanlar içinde TÜRKİYEM gibi
Büyüsüyle simyasıyla cümbüş
DURAKTA
Çıkıp gelirsin zamanların içinden
Şaşkınlıklar üreten bir uçurum zamana
Kuş sürüleri ve sonsuz güllerle
Dışa vuran yalazıyla döner sesin
Büyüler tutkular hışırtısıyla
Öpersin ellerinin içinden tapınırsın
Hem de tutarsın tüm gücünle sımsıcak
Sarılırsın deniz derya bir yaşamaya
Evet deniz deryadır yaşamak
Arka bahçesidir sevinin çünkü
Esrimesidir açma anında bir çiçeğin
Merdivenler kurmadır gökkatlarına
Dağ tepelerinde ıslıklar yumağı
Soluk alıp versinler dünyalı bir durakta