MİNE BAYKARA
Tuluyhan Uğurlu İletişim Danışmanı
0532 277 77 47
minebaykara@tuluyhanugurlu.com
AYŞE ENGEZ
Tuluyhan Uğurlu İletişim Yetkilisi
0532 610 48 95
MİNE BAYKARA
Tuluyhan Uğurlu İletişim Danışmanı
0532 277 77 47
minebaykara@tuluyhanugurlu.com
AYŞE ENGEZ
Tuluyhan Uğurlu İletişim Yetkilisi
0532 610 48 95
Merhaba,
Biz ailece Tuluyhan Beyin hayranlarıyız. 2005 doğumlu kızım Derin, ilk kez Tuluyhan beyin 2005 yılında Sirkeci garındaki konserınde anne karnında dinlerken yerinde taklalar attı ve sonrasında ne zaman dinlese hala aynı heyacanı yaşadı. O yavru şuanda 16 yaşında ve LCM ın piyano sınavından yuksek puan alarak mezun oldu, ustelik konservutar öğrencisi olmamasına rağmen. Piyano çalşamaya ve dinlemeye aşık. Sizin ile bir anektodumuzu paylaşmak istiyorum. Geçen yıl Siantmartin kilisesindeki konserinde, piyanonun bir tuşundaki arıza nedeni ile doğaçlama devam etmek zorunda kalmıştı Tuluhan bey, konser sırasında yaşadığı problemı kızım farketmiş ve kulağıma anne yalnış bir şey oluyor dediğinde bende saçmalama koskoca Tuluhan bey hatamı yapar dedim ve dikkate almadım ama arada Tuluyhan bey sorundan bahsedince çok utandım kızımı ciddiye almadığım için. Yaşadığımız bu anektodu Tuluyhan bey ile paylaşır iseniz çok sevinirim ve sizden kuçuk bir ricamiz olacak Derin’i, Tuluyhan bey ile bir konserinde tanıştırabilir isek çok güzel bir anı hediye etmiş olursunuz.
Sevgilerimle
Nurdan Mirza
severek dinliyoruz. Teşekkür ederiz bu güzel eserler için. İlham perileri hep sizinle olsun. Zafer Öter
Merhaba Tuluyhan bey.
Sizi ilgi ile izlemedeyim.Kıymetli dostum,kondüktör Halil Baba’nın bana gönderdiği Alsancak gar konseri ile ilgili videodan sonra bu ilgim daha da artmıştı.Belki hatırlarsınız,o konserde trenci düdüğü ile size eşlik etmişti.Bu gün de sınıf arkadaşım,meslektaşım ve hemşehrim Dr.Günseli Öztürk ile kulaklarınızı çınlattık.Bir kongrede karşılaşıp sohbet etmişsiniz.Konu kara trenlere gelmiş nasılsa.Ve siz kara trenlere hayranlığınızı ifade ettiğinizde de Günseli size benden söz etmiş.
Dr.Sedat Öncer ben efendim.
Rahmetli babam,bu gün Çamlık müzede saegilenen 57023 makinanın makinistiydi ve cocukluğum,delikanlılığım yoğun bir biçimde demiryolcular ve onların yaşamları içinde geçti…
Bir vakitten sonra birikimlerimi yazmaya karar verdim.Önlarca hikaye ve şiirler yazdım demiryolculuk üzerine.Ve kimselerin yapmadığını yapmaya kalkıp demiryolcu emekçileri içinden.Farklı bir yaşam biçimini anlatmaya çalıştım.Sosyal medyada değişik platformlarda paylaştım…
Bu mesajı yazmama,sizin konuya olan ilginiz yol açtı.İlgilenirseniz size değişik bir bakış açısı kazandıracağından eminim
Saygılar.
Sedat Öncer.
0535.410.28.44
Sayın Tuluyhan Uğurlu Sizi yıllardır takdirle izliyorum. Size yazmamın nedeni Son Devletimizin ve Cumhuriyetimizin 100.üncü yılında Sizden bir Eser beklentimi aktarmak. Takip ettiğim kadarıyla, Sizin gerek Sanatçı gerekse Vatandaş olarak Kişisel Yapı ve özellikler ve şimdiye kadarki yaptıklarınızla; Bu konuda Kalıcı, Vatandaşlarımızın benimseyeceği ve Tüm Yurttaşlarımızın birlikte severek seslendirebileceği bir Eseri yaratabileceğinizi düşünüyor ve hissediyorum. Arşivimdeki SENFONİ TÜRK- BÜYÜK TÜRKİYE SENFONİSİ Eseriniz de bu düşüncemi destekliyor.
İşgal edilmiş ve parçalanmış Devletimizin üzerinde, Mustafa Kemal Atatürk’ün liderliğinde o devletin Paşaları ve Aydınlarından oluşan bir Ekip tarafından Milletin desteğiyle ve Milletle birlikte kurulan Türkiye Cumhuriyeti Devletimiz 100’üncü yılda söylemeye çalıştığım gibi bir Müzik Eseri (Marş veya Şarkı) hak etmiyor mu?
Bugün Özgür Yurttaşlar olarak yaşamamızın bu sayede sağlandığı ; ” Fikri Hür, Vicdanı Hür, İrfanı Hür Yurttaşlar” ideali; Türkiye Cumhuriyeti Devleti Vatandaşı olmakla Övünen, Kendine Güvenen Yurttaşlar ideali ; Ülkemizin geleceğine Umutla bakılması anlayışı; Güncel siyasal yaklaşımların ötesinde , bunu yapabilecek kişi tarafından bir Müzik Eseri ile anlatılsa 100.üncü yıla yakışmaz mı?
Onuncu Yıl Marşından bu yana Yurttaşlarımızın çoğunluğu tarafından benimsenmiş , Melodisi ve Sözleri sıradan Yurttaşlarımızın birlikte seslendirmesine elverişli bir Eser yapılmadı. Yarışmalarla yapılan eserlerde de Sanat Eseri ortaya koyma güdüsüne ağırlık verildi. Bu nedenle 50.inci yıl marşı bile kalıcı olamadı.
Gönülden yapılacak 100.üncü yıl Müzik Eseri 100 yıl daha Yaşasın. Siz bunu yapabilirsiniz, Samimi duygu ve düşüncelerimi aktardım
Sevgi ve saygılarımla,