Şubat ayı içinde beni çok heyecanlandıran konserlerle Anadolu ile buluşmaya hazırlanıyorum. Geçerken gördüğüm ama zaman ayırıp duramadığım şehirlerle buluşmak, çok kez gittiğim ancak doyamadığım kentlerde dostlarla yeniden merhabalaşmak, yeni insanlarla tanış olmak benim için çok anlamlı. Şubat ortalarında Aydın ve hemen arkasından İzmir konserlerim var. Aydın’da bu ilk sahneye çıkışım olacak… Son olarak Urfa’ya giderken uzaktan bir “merhaba” diyebildiğim Gaziantep, Ankara yoluna çıkınca uğramadan geçemediğim emeğin şehri Kocaeli, Anadolu’nun sakin ve huzurlu kenti Burdur ve birkaç kez gideceğim Ankara… Nisanda benim için uluslararası kongrelerin kenti Antalya… Tiran, Üsküp, Kudüs, Bakü, Tokyo… Kısaca bahara önce Anadolu’da sonra tüm dünyada girmeye hazırlanıyorum ve bu beni çok mutlu ediyor.
Eğer geçmişiniz keşkelerle dolu değilse yaşın kemale ermesi güzel bir duygu. 20 ve 30’lu yaşlarımda dünya benim için siyah beyaz tuşlardan, alkışlardan, güzellikleri ile beni büyüleyen kadınlardan ibaretti… Hayatımın o yıllarında sürekli koştuğumu, gerçek mutluluğu yaşayamadığımı düşünüyorum…
Geçen yıllar, yaşanan deneyimler, inişler, çıkışlar insana her yıl farklı değerler katıyor. Geçmişte de dostluklar benim için çok önemliydi ama dostluğun değeri şimdi bir başka… Kadın güzelliği, kadınlarla duygusal ilişkiler, çok kadınlı hayat geçmişte bana heyecan verirken, şimdi mutluluk veriyor. İyi bir konser ve alkışları hak etme konusunda ise, giderek çok daha titizlendiğimi hissediyorum. Her konser sonuçta performans açısından bir prova gibi de olsa, bununla yetinmeyip, kendimi sürekli yenilemeye çalışmak beni her geçen gün daha da mutlu ediyor.
Bu kadar çok konser vermek, kentten kente gitmek, konser önceleri hiçbir şey yapmadan otel odasında dinlenmek, istediğin yemeği yiyememek, hep bir sonraki konseri düşünmek zorlu bir yaşam ama bana sorarsınız karşılığında öylesine bir mutluluk yaşıyorsunuz ki, bunu anlatmak kolay değil… İyi çaldığınızı bildiğiniz bir konser sonrası, ayağa kalkmış, gözleri hafif nemli binlerce insan… Siz de duygulanıyorsunuz elbette… Bir sevgi alışverişi ki, anlatmak çok zor… Havada uçuşan rotaların sizin yüreğinizden çıkıp başkalarının yüreğini titretmesi ne büyük bir mucize… Bu büyük enerji alışverişi için Allah’a şükretmekten başka yapabileceğim bir şey yok…Şükürler olsun Yaradan’a…
Mutsuzluklar da var tabii.. Yoğun bir konser programının ardından evinize gelip yaşadığınız o sessizlik, kimsesizlik… Önce biraz dinlensem diye yaşanan sevinç ve kısa süre sonra yaşanan özlem…Yoğun kalabalıklardan yalnızlığa, bütün sırların atıldığı ve herşeyin aşikar olduğu Sırat köprüsünde bir hesaplaşmaya doğru hızlı bir yöneliş…
Piyanom ve ben… Sesimi duyuran o mucize… Kendimi en iyi anlatabildiğim yer, sahnem,,,sahnem yani evim…
Sizleri seviyorum. Sonsuza kadar sizlerle…
TULUYHAN UĞURLU
24 OCAK 2015 CUMARTESİ..SAHİL YOLU, ORTAKÖY-İSTANBUL